sporda beslenme arşivleri - Koza - Sağlıklı Yaşam ve Egzersiz Merkezi

Şubat 18, 2019

Fazla kiloluluk ve obezite birçok kronik hastalıkda risk faktörüdür. İnsülin direnci, glukoz intoleransı, hipertansiyon, koroner kalp hastalığı, inme, solunum yolu problemleri kanser çeşidi şişmanlık vb sağlık sorunları gibi. Yüksek proteinli diyetin ne olduğuna dair genel fikir yoktur besin endüstrisinde toplam enerjinin proteinden gelen oranı %20’den fazla olduğunda bu terimi kullanılmaktadır. Vücut ağırlığı kaybı çalışmalarındaki yüksek proteinli diyetlerde bu ora enerjinin yaklaşık %30’unu oluşturmasını hedeflemektedir. Genelde, protein yüzdesi 15 den 30’a çıkarılarılır.Bu tür zayıflama diyetlerinde diyetin toplam enerji miktarı azaltıldığı için diyetle alınan protein miktarı 2kat artmamaktadır. Düşük karbonhidratlı diyetler karbonhidrat alımı <20g/gün olduğunda keton cisimleri oluşur.açlıkda karbonhidratlar yerine yağların yakılır ve keton cisimlerinin kanda artmasına, kanın PH’sının düşmesine ve bilinç kaybı durumlarına neden olmaktadır. İştah kontrolü yönünden yüksek protein-düşük karbonhidratlı diyetlerin yüksek protein-orta karbonhidratlı diyetlere göre üstünlüğünün olmadığı belirtilmektedir. Yüksek proteinli diyetle 4 hafta beslenen bireylerde haftada 1 kg ağırlık kaybı görülmüştür . sağlık göstergelerinde olumlu iyileşmeler görülmektedir.vücut yağ kütlesindeki azalmış yağsız kütlenin korunmustur. yüksek proteinli diyetlerin azalan karbonhidrat miktarıyla birlikte daha iyi yağ kaybı görülmektedir .fakat bunların kısa süreli olduğu görülmüştür. Çalışmalara göre metaanalizde, yüksek proteinli diyet ile en yüksek kilo kaybı altı ay süren çalışmada 3.7 kg iken 17 aylık çalışmada 1.2 kg bulunmuştur. Yüksek protein diyetinde sekiz çalışmanın ortalama ağırlık kaybı 6.3 kg ve bu standart diyette 5 kg’dır. hızlı ağırlık kaybettiren ancak uzun dönem olası riskleri net olarak açıklanamayan diyetler yerine dengeli diyet ile ağırlık kaybı daha güvenilirdir.

Uzun vadedeki kardiyovasküler zararların ağırlık kaybının kısa vadedeki faydalarından daha baskın geldiği belirtilmektedir. karbonhidratın 20 g azalması ve proteinin 5 g artmasıyla kardiyovasküler hastalık riskininin %5 arttığı bulunmuştur.

Düşük karbonhidrat-yüksek proteinli diyetlerde meyve tüketimi azaltıldığı için antioksidan üzerine olumsuz etkileri olur.k.hidrat ve yağlardan daha uzun süreli tokluk sağlar.Yüksek protein-düşük karbonhidratlı diyetlerin böbrek sağlığında konusunda devam eden endişeler bulunmaktadır ancak bu tarz diyetlerin böbreklere olan etkileriyle ilgili bilinenler oldukça azdır .

 

 

Diyetisyen Handegül KONU